Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Idioms | ||||
Idioms | anlaşmayı bozmak | back out v. | ||
Tom backed out at the last moment. Tom son anda anlaşmayı bozdu. More Sentences |
||||
Idioms | anlaşmayı bozmak | blow the deal v. | ||
He blew the deal. Anlaşmayı bozdu. More Sentences |
||||
General | ||||
General | anlaşmayı bozmak | violate an agreement v. | ||
General | anlaşmayı bozmak | break an agreement v. | ||
General | anlaşmayı bozmak | infringe v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | anlaşmayı bozmak | impose on [obsolete] v. | ||
Phrasals | anlaşmayı bozmak | impose upon [obsolete] v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | anlaşmayı bozmak | back out of v. | ||
Idioms | anlaşmayı bozmak | blow a deal v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | (biriyle) anlaşmayı bozmak | mistryst [scotland] v. |
General | anlaşmayı bozmak (nişan, kararlaştırılmış buluşma) | mistryst [scotland] v. |